Return to Video

Hoş geldiniz Bölüm 1

  • 0:00 - 0:04
    Merhaba. İnternet Tarihi, teknolojisi ve Güvenliği dersine hoşgeldiniz. Ben Charles Severance.
  • 0:04 - 0:09
    Bu derste hocanız olacağım. Haydi hemen başlayalım.
  • 0:09 - 0:13
    Öncelikle kimler bu dersi almalı sorusuyla başlayalım? Cevap sensin elbette,
  • 0:13 - 0:18
    bu dersi almalısın. Çünkü herkes bu dersleri almalı.
  • 0:18 - 0:22
    Dokunduğumuz ve kullandığımız ağlar hemen hemen her zaman bizimle. Açıkçası, eğer
  • 0:22 - 0:26
    bu dersi izliyorsanız, internet üzerinden izliyorsunuz. Peki Nasıl
  • 0:26 - 0:30
    yürüyor bu işler, kim yaptı, biliyor musunuz? Bunlar ağaçlarda falan mı yetişti?
  • 0:30 - 0:34
    İnsanlar yaptı bunları, haksız mıyım? Son derece teknik bir şey bu üzerine konuşacağız.
  • 0:34 - 0:39
    Belki de insanlığın şimdiye kadar üstlendiği en karmaşık mühendislik görevi. Fakat
  • 0:39 - 0:43
    matematiksel bir bakış açısından konuşmayacağız , veya programlama
  • 0:43 - 0:48
    açısından da bakmayacağız.. Gerçekten yapmayacağız, sizi bu konuda
  • 0:48 - 0:53
    zorlamayacağız. Evet müthiş teknik meselelerden konuşacağız, ve birkaç
  • 0:53 - 0:58
    müthiş insanlarla tanışacağız, fakat bu teknik bir kurs olmayacak. Bu ders dinleme,
  • 0:58 - 1:03
    anlama ve internet denilen şeyi var eden insanlar üzerine
  • 1:03 - 1:08
    eleştirel düşünme üzerine. Olay şu ki size bazı şeyleri açıklayacağız ve sizden bir miktar
  • 1:08 - 1:13
    reaksiyon bekleyeceğiz. Bu ders bir miktar sözlü tarih de içeriyor olacak. Derlemesini,
  • 1:13 - 1:18
    ben ve televizyon programını beraber sunduğumuz Richard Wiggins'in ortaklaşa yaptığımız
  • 1:18 - 1:23
    bir sözlü tarih çalışmasını.90'lı yıllardan bu günlere kadar
  • 1:23 - 1:27
    bu derleme için çalıştım. Ve internet için inanılmaz şeyler yapan insanlara
  • 1:27 - 1:32
    sorular sordum. Neler yapman gerekti, nasıl yürür bu işler,ne düşünmüştün,
  • 1:32 - 1:37
    yenilikçi olan neydi, neler yanlış gitti gibi. Gerçek tarih biraz karışıktır.
  • 1:37 - 1:42
    Gerçek tarih 30 dakikalık bir pbs özel(?) kadar basit değildir
  • 1:42 - 1:47
    bazen. Onlar aslında bir tür televizyon eğlencesi. Biz aslında onları biraz daha uzun süre dinlemiş
  • 1:47 - 1:52
    olan insanlardan dinliyor olacağız. Her şeyi iki dakikalık
  • 1:52 - 1:56
    parçalara indirgeyecek değiliz. Bu insanları dinleyeceğiz. ve daha sonra
  • 1:56 - 2:00
    insanların bu yenilikler hakkında nasıl konuştukları üzerine düşündüklerimize dair birkaç
  • 2:00 - 2:05
    kritik soru soracağız. Ve dersin ikinci yarısında da internetin gerçekte nasıl
  • 2:05 - 2:09
    yürüdüğüne derinlemesine ineceğiz. ve yine programlamayla alakalı veya teknolojik veya karmaşık her türlü detaydan
  • 2:09 - 2:14
    uzak durarak tabi. sadece basit bir takım benzetmelerden
  • 2:14 - 2:19
    yola çıkarak internetin mimarisini anlamaya çalışacağız
  • 2:19 - 2:23
    hepsi bu. Ne kadar kolayca kavradığınıza şaşıracaksınız. Ben her zaman
  • 2:23 - 2:29
    ilk dersime biraz kendimden bahsederek başlamayı tercih ederim, böylece beni biraz tanımış olursunuz. Ben
  • 2:29 - 2:34
    University of Michigan School of Information'da profesörüm. Okul
  • 2:34 - 2:39
    birçok şey üzerine dersler veriyor. Sosyal Bilimler gibi şeyler üzerine de dersler veriyor. Data,
  • 2:39 - 2:44
    bilişim ve teknoloji üzerine de dersler veriyor yani şunu demek istiyorum ki okulumuz
  • 2:44 - 2:48
    insan informasyonları ile teknolojiyi daha ilginç yollarla bağlamak üzerine çalışıyor. Ve ben de
  • 2:48 - 2:53
    bir öğretim üyesi olarak, çeşitli kitaplar yazdım. beni web üzerinde bulabilirsiniz
  • 2:53 - 2:58
    ve beni twitter'dan takip edebilirsiniz.sık sık seyahat etmek durumundayım. Kim bilir belki de bu ders sırasında
  • 2:58 - 3:04
    sizin ülkenizde ve şehrinizde olabilirim, ve kim bilir, belki
  • 3:04 - 3:09
    bir şeyler yapabiliriz. Kısacası İsterseniz beni twitterda rahatsız etmekten çekinmeyin. Ben her zaman
  • 3:09 - 3:17
    twitterdayım. Dersin büyük bir kısmını Videolar oluşturuyor, özellikle ilk yarısında
  • 3:17 - 3:22
    internetin tarihi üzerine konuşacağız. Ben 1995 yılında gerçekten şanslıydım.
  • 3:22 - 3:27
    çoğu insan, internet ve web'in, akademik sektörün dışına
  • 3:27 - 3:33
    1994 yılı civarı çıktığını söyler. Ve benim 1995 yılında bir televizyon şovum vardı. Program,
  • 3:33 - 3:39
    AT&T tarafından bence tamamen yok edilen ve dolayısıyla şu an mevcut olmayan
  • 3:39 - 3:45
    bir Kablo Firması, TCI CableVision, tarafından destekleniyordu. . Ama 1995, 1995'ten 1999'a kadar
  • 3:45 - 3:51
    benim, ben ve programı beraber sunduğumuz Richard Wiggans kameralarla dolaşır
  • 3:51 - 3:57
    ve konferanslar gider ve ne gerekirse yapardık. Kameramızı insanlara, bir şeyler yapmış
  • 3:57 - 4:03
    ünlü insanlara yöneltirdik. 90'lara döüp bakarsak, internet bu gün olduğu kadar
  • 4:03 - 4:08
    çekici ve önemli değildi, böylece o insanları bulmak gerçekten kolay oldu
  • 4:08 - 4:14
    ve onlar da konuşmaktan memnun olurlardı. Yani onların kendi deyimiyle bizde "yenilikçilik" vardı.
  • 4:14 - 4:19
    İşte bu slaytta o insanlar var... Burada bir tarafta, Tim Berners-Lee var. Tim
  • 4:19 - 4:23
    Berners-Lee, world wide Web'in mucidi ve onunla tarih dersinin ileri kısımlarında
  • 4:23 - 4:28
    tanışacağız. şimdi, James Wells adlı bir adama göz atacağız.
  • 4:28 - 4:33
    real audio'nun kurucularından biriydi. sadece size bu tür şeylerin bana verdiği motivasyon hakkında ipucu vermek için..
  • 4:33 - 4:38
    motivasyon hakkında ipucu vermek için..
    Bunlar bana gerçekten ilham verdi, kimi insanların gerçekten
  • 4:38 - 4:43
    internet üzerine olağanüstü bir şekilde düşünmeleri..
    İlk olarak,
  • 4:43 - 4:48
    burada, burada önümüzde RealAudio'dan James Wells var. Ayda 250 bin
  • 4:48 - 4:53
    oranında olmak üzere aşağı yukarı 700 binden fazla kişi son 6 ayda
  • 4:53 - 4:59
    real audio player indirdi., yani hesaplamasını yaparsak göreceksiniz ki
  • 4:59 - 5:05
    önümüzdeki 6 ay boyunca, milyonlarca insan dinliyor
  • 5:05 - 5:12
    ve 10 binlerce insan üretiyor olacak.. Bu "narrow casting" dediğimiz fikir mümkün
  • 5:12 - 5:19
    kılıyor. Ki bu da bilgiyi çok ucuz bir yolla alıp çok belirli ilgi noktalarına
  • 5:19 - 5:26
    ve hedeflere aktarabilmek demek. Bir başka geniş kullanımı da
    RealAudio'nun
  • 5:26 - 5:32
    eğitim. Mm-hm. Bilirsiniz, uzaktan öğrenme. zamandan ve
  • 5:32 - 5:38
    mekandan bağımsız eğitim ortamı sağlayabilme yeteneği.
  • 5:38 - 5:45
    işte bu James Wells'in RealAudio'su. Onun büyük fikirleri vardı. bu videoda gördüğünüz şeylerden biri de bir
  • 5:45 - 5:50
    Modem. Küçük yanıp sönen ışıkları gördünüz, işte bu ışık gidip gelen veri oluyor.
  • 5:50 - 5:56
    Ve, belki bilirsiniz, 1993 94 95'te 28 kilobit modemler kullanılırdı. Hani, ne zaman,
  • 5:56 - 6:03
    ne zaman yapmanız gereken bir telefon konuşmanız olsa bağlantının kopmak durumunda olduğu128 kilobit olanı.
  • 6:03 - 6:10
    Ve korkunç olduğunu düşünüyorsunuz. Pekala , 1992-92'de 28 Kilobitlik olanını kullanıyorduk,
  • 6:10 - 6:16
    ki bu bugünkü Edge'in 3te birine hatta 4te birine tekabul ediyor, o zamanlar
  • 6:16 - 6:22
    bu kadar bant genişliği yoktu, fakat James Wells'in işte bu dersi sıkıştırıp ufak bir ses kaydına sığdırabileceğimiz
  • 6:22 - 6:27
    ve dünyanın her yerinde insanların sesli-dersler alabileceği
  • 6:27 - 6:33
    hayali vardı. işte bu aslında bana şimdi ilham verdi ve benim
  • 6:33 - 6:38
    araştırma alanım oldu. Böylece daha az gelişmiş olsa da, şu an kullandığımız gibi
  • 6:38 - 6:43
    teknolojiyi kullanarak öğretmeye başladım."Sync-o-Matic" denen bu şeyi icat ettim.
  • 6:43 - 6:48
    ve bunun 1996 yılında yaptığı şey hem slaytlar ve hem de ses göndermekti. Şu korkunç ...
  • 6:48 - 6:53
    görünen fotoğrafıma bakın, o korkunç görünümlü resimdeki benim. Ahh,
  • 6:53 - 6:58
    O adam orada biraz korkutucu görünüyor. O benim resmimdi.
  • 6:58 - 7:04
    Video gönderemezdik. Sadece ses gönderebilirdik çünkü 1996'da bağlantı ...
  • 7:04 - 7:09
    çok yavaştı. Ama slaytlar gönderdim. Böylece derslerimi veriyordum, ses kaydediyordum ...
  • 7:09 - 7:15
    slaytları çevirirdik, ekrana çizmek diye bir şey yoktu ya da eğlenceli şeyler. Ve, ve ...
  • 7:15 - 7:21
    daha sonra 1999'da, iş değiştirdim, bir üniversiteden diğerine geçtim ve diğer ...
  • 7:21 - 7:25
    şeyi yazdım. Bu benim "pano" dediğim bir şeydi ve bugün ...
  • 7:25 - 7:30
    kullandığımıza hayli benziyordu, bugün kullandığımıza nazaran ...
  • 7:30 - 7:34
    daha az gelişmişti ama bayağı da slayt üstüne çizebiliyordunuz ve ...
  • 7:34 - 7:39
    slaydı öne ve arkaya çevirebiliyordunuz ve bir işaretleyiciniz vardı ve slaydın üstüne
  • 7:39 - 7:44
    yazabiliyordunuz. Bunu yapmayı başardım ve bunu Apple'a
  • 7:44 - 7:48
    vermeye çalışıyordum. Bunu Apple donanımı ile yaptım ve Apple'a vermeye çabaladım.
  • 7:48 - 7:52
    1999'daydı ve almadılar. Ama şimdi, ScreenFlow ve Camtasia gibi şeyler var.
  • 7:52 - 7:57
    Ve bunları yapan pek çok şey, şey var.
  • 7:57 - 8:01
    Bu televizyon setinin önünde oturup eğitimin geleceğinin ...
  • 8:01 - 8:05
    Internet üzerinden olacağından bahseden bu adamı görmek beni gerçekten oldukça ...
  • 8:05 - 8:10
    teşvik etti. Araştırmamı değiştirmek için birçok şeyin üstünden geçtim.
  • 8:10 - 8:15
    Yüksek Performanslı İşlemler alanıydı bu. Ve işte TV setinin önünde ...
  • 8:15 - 8:20
    otururken böyle bir eğitimin iyi bir şey olacağını düşündüm. Bir an önce dışarı çıktım ...
  • 8:20 - 8:26
    ve Sync-o-Matic denen bu şeyi icat ettim ve bu "Pano" denen şeyi.
  • 8:26 - 8:30
    Tıkla. 1999 civarıydı, ve "Pano"yu satın alacak kimse bulamadım.
  • 8:30 - 8:35
    Bu şeyi kullanma fikrini alacak. Demek istediğim, açıkçası şu an kullanıyoruz ...
  • 8:35 - 8:40
    aslında. Büyük bir hayal kırıklığıydı. Bundan sonra yapabileceğim şeyin ...
  • 8:40 - 8:45
    "Sakai" adlı bir öğrenim yönetim sistemi olduğuna karar verdim. Bazılarınız Sakai'yi kullanmışlardır ...
  • 8:45 - 8:50
    öğrenme sistemi olarak. Ben Sakai Projesinin baş mimarıydım.
  • 8:50 - 8:56
    ve Sakai öğrenim sistemiyle faydalı olmak için çalışmaya devam ettim.
  • 8:56 - 9:02
    ve ben "Sakai"yi bulduğumda piyasanın ancak yüzde 2 ya da 3'üne ulaşabildi. Sonra ben ...
  • 9:02 - 9:06
    öğrenim yönetim sistemlerinin içiçe, birlikte çalışması üzerine çalışmaya karar verdim ...
  • 9:06 - 9:11
    kaydedilmiş derslerimi öğrenim yönetim sistemi içine ...
  • 9:11 - 9:16
    yerleştirecektim, bu gizli bir fikir sayılırdı. Ve bundan sonra ...
  • 9:16 - 9:20
    birkaç yıl harcadım, 2007'den 2010, onbir, onikiye kadar IMS adlı ...
  • 9:20 - 9:25
    standartlar meydana getiren standart organizasyonu ile. Ve şimdi bu gerçekten ...
  • 9:25 - 9:30
    burada oturmak gerçekten ironik, 15 yıl sonra sizlere "Coursera" denen bu ...
  • 9:30 - 9:37
    tamamen harika, müthiş teknoloji ile bir şeyler öğretmek. Çünkü ...
  • 9:37 - 9:43
    bu gerçekten öyleydi. Bu hep hayal ettiğim bir şeydi ve ..... Daha fazla ...
  • 9:43 - 9:50
    heyecan verici olamazdı Coursera ile çalışmak. Ve tabii bir alt benliğim var Dr. Chuck.
  • 9:51 - 9:56
    Öğrencilerimin çoğu bana Dr. Chuck der, bunun nedeni,
  • 9:56 - 10:02
    bu lakapla çağırılmamın nedeni, doktoramı hayatımın geç bir döneminde yaptım ve ...
  • 10:02 - 10:08
    doktora yaptığım için insanları eğlendirmeyi bırakmanın iki yüzlülük olacağını düşündüm.
  • 10:08 - 10:13
    Ve ben, Dr. Chuck lakabını uyarladım. Biraz araştırma yapmak isteyecekler için ...
  • 10:13 - 10:19
    söyleyeyim bu Dr. Phill ya da, ya da Dr. Drew değildi. Bu aslında tam olarak televizyon doktoru ...
  • 10:19 - 10:25
    Dr. Ruth'tu. Evet, Dr. Ruth'un kim olduğu hakkında biraz araştırma yapabilirsiniz. Ve ...
  • 10:25 - 10:31
    Burada hobilerim ile alakalı birkaç fotoğrafım var. Hokey oynarım ...
  • 10:31 - 10:37
    Sık sık seyahat ederim. "Sakai" çokça seyahat yapmama sebep oldu. Bütün dünyayı ...
  • 10:37 - 10:42
    gezdim sanıyorum... Galiba, resim öyle gibi. Seyahatimin üç ya da dört yılı.
  • 10:42 - 10:47
    İşaretler öyle söylüyor. Motosiklet sürerim, off-road motosikletler. On-road ...
  • 10:47 - 10:52
    motosikletler. Karaoke yaparım - bunların videolarını görebilirsiniz. Bütün fotoğraflarım ...
  • 10:52 - 10:58
    benim karaoke yaptığım zamanlara ait değil tabii ki, yine de benim kareoke yapan ...
  • 10:58 - 11:03
    arkadaşlarımın fotoğrafını çektiğim fotoğraflar. Kitap yazdım. Birkaç kitap. "Sakai" projesi ...
  • 11:03 - 11:07
    ile ilgili tecrübelerim hakkında bir kitap da yazdım. Ve şununla kapatacağım...
  • 11:07 - 11:12
    biraz komik bir video "iPad steering wheel mounth" diye duymuş olaiblirsiniz.
  • 11:12 - 11:17
    Eğer duymadıysanız, gidin ve Google'da "iPad steering wheel mounth" diye aratın.
  • 11:17 - 11:22
    Ve bu, kısa bir video, ben ne düşündüğünüzü merak ediyorum. Öyleyse... Bir sonrakinde ...
  • 11:22 - 11:27
    dersin nasıl işleneceği konusunda daha detaylı konuşacağız ve ...
  • 11:27 - 11:30
    derecelendirme nasıl işleyecek ve bunun gibi diğer şeyler. Öyleyse, birazdan görüşürüz.
Title:
Hoş geldiniz Bölüm 1
Video Language:
English
scaryguy commented on Turkish subtitles for Welcome Part I
Emrah Küçük commented on Turkish subtitles for Welcome Part I
scaryguy commented on Turkish subtitles for Welcome Part I
scaryguy edited Turkish subtitles for Welcome Part I
scaryguy edited Turkish subtitles for Welcome Part I
scaryguy commented on Turkish subtitles for Welcome Part I
scaryguy edited Turkish subtitles for Welcome Part I
scaryguy edited Turkish subtitles for Welcome Part I
Show all

Turkish subtitles

Revisions