Return to Video

Kirby Ferguson: Remiksi benimseyin

  • 0:01 - 0:04
    1964 yılıyla başlayacağız.
  • 0:04 - 0:07
    Bob Dylan 23 yaşında ve kariyeri
  • 0:07 - 0:09
    daha yeni yeni zirvesine ulaşıyor.
  • 0:09 - 0:12
    Bir jenerasyonun sesi olarak adını duyurdu
  • 0:12 - 0:14
    ve imkansız gözüken bir oranda,
  • 0:14 - 0:16
    seri bir şekilde klasik şarkı üretiyor,
  • 0:16 - 0:20
    ama muhaliflerden oluşan küçük bir azınlık grubu var ve iddia ediyorlar ki
  • 0:20 - 0:24
    Bob Dylan diğer insanların şarkılarını çalıyor.
  • 0:24 - 0:28
    2004. Brian Burton, bir diğer adıyla "Danger Mouse"
  • 0:28 - 0:30
    Beatles'ın "White(Beyaz) Albüm"ünü alıp
  • 0:30 - 0:32
    Jay-Y'nin "The Black(Siyah) Albüm"üyle birleştirip
  • 0:32 - 0:34
    "The Grey(Gri) Album"ü yaratıyor.
  • 0:34 - 0:36
    "The Grey Album" online ortamda ani bir sansasyon haline geliyor
  • 0:36 - 0:39
    ve Beatles'ın plak şirketi "haksız rekabet ve değerli
  • 0:39 - 0:42
    varlığımızın etkisinin zayıflatılması"nı sebep göstererek
  • 0:42 - 0:46
    durdurma ve vazgeçmelerini talep eden sayısız mektuplar gönderiyor.
  • 0:46 - 0:48
    Şimdi, "The Grey Album" bir remiks.
  • 0:48 - 0:50
    Eski medyayı kullanarak yaratılmış yeni bir medya.
  • 0:50 - 0:53
    Bu teknikleri kullanarak yapıldı:
  • 0:53 - 0:56
    kopyalamak, biçim değiştirmek ve birleştirmek.
  • 0:56 - 0:58
    Bu remiksin yöntemi. Var olan şarkıları alıyorsunuz,
  • 0:58 - 1:00
    onları doğruyorsunuz, bazı parçalarını değiştiriyorsunuz,
  • 1:00 - 1:01
    tekrar birleştiriyorsunuz
  • 1:01 - 1:03
    ve yeni bir şarkı elde ediyorsunuz, ama bu yeni şarkı
  • 1:03 - 1:06
    açıkça eski şarkılardan oluşmuş durumda.
  • 1:06 - 1:09
    Ama ben remiksin bileşenlerin sadece bunlardan ibaret olmadığını düşünüyorum.
  • 1:09 - 1:12
    Bence bunlar yaratıcılığın baş elementleri.
  • 1:12 - 1:14
    Bence her şey bir remiks
  • 1:14 - 1:19
    ve yaratıcılığı ortaya çıkarmanın daha iyi bir yolu.
  • 1:19 - 1:22
    Peki, 1964 yılına geri dönelim ve Dylan'ın erken dönem
  • 1:22 - 1:25
    şarkılarının nereden geldiğini görelim.
  • 1:25 - 1:27
    Baz yan yana karşılaştırmalar yapacağız.
  • 1:27 - 1:28
    "Nottamun Town" duyacağınız ilk şarkı.
  • 1:28 - 1:30
    Bu bir geleneksel halk melodisi.
  • 1:30 - 1:33
    Bundan sonra , Dylan'dan "Masters of War" şarkısını dinleyeceksiniz.
  • 1:33 - 1:38
    Jean Ritchie: ♫Nottamun Town'da, hiçbir ruh dışarı bakmaz,♫
  • 1:38 - 1:45
    ♫hiçbir ruh aşağı bakmaz, hiçbir ruh aşağı bakmaz.♫
  • 1:45 - 1:49
    Bob Dylan: ♫Savaşın ustaları gelin,♫
  • 1:49 - 1:57
    ♫büyük silahlar inşa eden, ölüm uçaklarını inşa eden,♫
  • 1:57 - 2:01
    ♫bütün binaları inşa eden♫
  • 2:01 - 2:02
    Kirby Fergusan: Bu aynı esas ezgi ve
  • 2:02 - 2:06
    genel yapı. Sıradaki şarkı Dominic Behan'dan
  • 2:06 - 2:08
    "The Patriot Game". Bunun yanında,
  • 2:08 - 2:10
    Dylan'dan "With God on Our Side"ı dinleyeceksiniz.
  • 2:10 - 2:15
    Dominic Behan: ♫Bütün genç isyancılar gelin♫
  • 2:15 - 2:20
    ♫ve ben söylerken listeleyin,♫
  • 2:20 - 2:28
    ♫birinin toprağı için aşkı korkunç bir şey.♫
  • 2:28 - 2:34
    BD: ♫Benim adım bir hiç,♫
  • 2:34 - 2:38
    ♫yaşım daha az anlam ifade ediyor,♫
  • 2:38 - 2:45
    ♫geldiğim ülke Ortabatı diye adlandırılıyor.♫
  • 2:45 - 2:47
    KF: Tamam, bu durumda Dylan "The Patriot Game"
  • 2:47 - 2:49
    hakkında duymuş olabiliceğini ama unuttuğunu ve
  • 2:49 - 2:51
    şarkı aklına geri geldiğinde bunun
  • 2:51 - 2:53
    kendi şarkısı olduğunu düşündüğünü kabul ediyor.
  • 2:53 - 2:54
    Son olarak, bu şarkı "Who's Going To Buy You Ribbons",
  • 2:54 - 2:56
    bir başka geleneksel halk ezgisi.
  • 2:56 - 2:58
    Bunun yanındaki şarkı ise "Don't Think Twice, It's All Right."
  • 2:58 - 3:00
    Bu seferki daha çok şarkı sözleri hakkında.
  • 3:00 - 3:07
    Paul Clayton: ♫Şu an oturmak ve iç çekmenin hiçbir faydası yok♫
  • 3:07 - 3:15
    ♫canım, şu an oturmak ve ağlamanın hiçbir faydası yok.♫
  • 3:15 - 3:21
    BD: ♫Oturmak ve nedenini merak etmenin hiçbir faydası yok, bebeğim.♫
  • 3:21 - 3:24
    ♫Eğer şimdiye kadar bilmiyorsan,♫
  • 3:24 - 3:30
    ♫oturmanın ve nedenini merak etmenin hiçbir faydası yok, bebeğim.♫
  • 3:30 - 3:32
    ♫Bir şekilde asla yapmayacak.♫
  • 3:32 - 3:35
    KF: Tamam, bunu gibi bir çok örnek var.
  • 3:35 - 3:37
    Dylan'ın erken dönem şarkılarında kullandığı melodilerin
  • 3:37 - 3:39
    ikide üçünün ödünç alınmış olduğu tahmin ediliyor.
  • 3:39 - 3:41
    Bu halk şarkıcıları arasında tipik sayılabilir.
  • 3:41 - 3:44
    İşte Dylan'ın idolü, Woody GUthrie'den bir tavsiye.
  • 3:44 - 3:45
    "Önemli olan şey kelimeler.
  • 3:45 - 3:47
    Ezgi hakkında endişelenmeyin. Bir ezgiyi alın,
  • 3:47 - 3:49
    onlardan kalından söylediğinde siz inceden söyleyin.
  • 3:49 - 3:52
    yavaş söylediklerinde hızlı söyleyin ve yeni bir ezgi elde edin."
  • 3:52 - 3:56
    (Kahkahalar) (Alkış)
  • 3:56 - 3:58
    Ve bu, Guthrie'nin söylediği şey doğru,
  • 3:58 - 4:00
    ve eminim ki hepiniz sonuçların farkındasınızdır.
  • 4:00 - 4:06
    (Müzik)
  • 4:06 - 4:09
    Bu ezgiyi biliyoruz değil mi? Biliyor muyuz?
  • 4:09 - 4:10
    Aslında bilmiyorsunuz.
  • 4:10 - 4:13
    Bu "When the World's on Fire", oldukça eski bir ezgi,
  • 4:13 - 4:15
    bu durumda Carter Ailesi tarafından canlandırılmış.
  • 4:15 - 4:18
    Guthrie bunu "This Land Is Your Land." olarak adete etti.
  • 4:18 - 4:22
    Yani, Bob Dylan, diğer bütün halk şarkıcıları gibi, melodileri kopyaladı,
  • 4:22 - 4:25
    onları değiştirdi, onları yeni sözlerle birleştirdi
  • 4:25 - 4:27
    ve bunlar genelde önceki şeylerden oluşan
  • 4:27 - 4:29
    kendi karışımlarıydı.
  • 4:29 - 4:33
    Şimdi, Amerikan telif hakkı ve patent kanunları başkalarının
  • 4:33 - 4:36
    yaptıkları üzerine inşa edilmiş kavramlara karşı çıkıyor.
  • 4:36 - 4:38
    Onun yerine, dünyadaki yasalar bu "mülk"
  • 4:38 - 4:42
    kavramının garip bir benzerini kullanıyor.
  • 4:42 - 4:45
    Şimdi, yaratıcı işler bir mülk gibi olabilir,
  • 4:45 - 4:47
    ama bu hepimizin üzerini temellendirdiği bir mülk
  • 4:47 - 4:49
    ve yaratıcılıklar sadece eğer zemin hazırlanmışsa
  • 4:49 - 4:52
    kök salabilir ve büyüyebilir.
  • 4:52 - 4:55
    Henry Ford bir keresinde "Yeni hiçbir şey icat etmedim.
  • 4:55 - 4:57
    Basit bir şekilde diğer adamların arkasında yüzyıllık iş
  • 4:57 - 5:00
    olan keşiflerini topladım
  • 5:00 - 5:02
    Gelişme onu oluşturan bütün faktörler tam olarak hazır olduğu
  • 5:02 - 5:06
    zaman gerçekleşir ve kaçınılmazdır.
  • 5:06 - 5:11
    2007. iPhone toplum önüne ilk çıkışını yapıyor.
  • 5:11 - 5:13
    Şüphesiz ki Apple bu yeniliği bize erkenden getiriyor,
  • 5:13 - 5:16
    ama zamanı yaklaşıyordu çünkü ana teknolojisi
  • 5:16 - 5:18
    on yıllardır gelişmekteydi.
  • 5:18 - 5:20
    Bu çoklu-dokunmatik yani ekranına dokunarak
  • 5:20 - 5:21
    cihazı kontrol edebiliyorsunuz.
  • 5:21 - 5:24
    İşte burada Steve Jobs, çoklu-dokunmatik ekranı
  • 5:24 - 5:26
    tanıtıyor ve içine doğmuş gibi bir şaka yapıyor.
  • 5:26 - 5:29
    Steve Jobs: Ve biz çoklu-dokunmatik diye adlandırılan
  • 5:29 - 5:31
    yeni bir teknoloji icat ettik.
  • 5:31 - 5:34
    Bunun üstüne çok-parmaklı jestler yapabilirsiniz
  • 5:34 - 5:37
    ve biz bunu patentini aldık. (Kahkahalar)
  • 5:37 - 5:41
    KF: Evet. Ve daha çok olmadan, çoklu-dokunmatik eylemde.
  • 5:41 - 5:43
    Bu aslında TED yaklaşık bir yıl önce.
  • 5:43 - 5:46
    Bu Jeff Han ve demek istediğim, bu çoklu-dokunmatik.
  • 5:46 - 5:48
    En azından, ikisi de aynı hayvan.
  • 5:48 - 5:49
    Jeff Han'ın bu yeni model teknoloji konusunda
  • 5:49 - 5:51
    ne söylediğini duyalım.
  • 5:51 - 5:53
    Jeff Han: Çoklu-dokunmatiğin hissi hiçbir şey değil-
  • 5:53 - 5:56
    tamamen yeni değil. Demek istediğım, Bill Buxton gibi insanlar
  • 5:56 - 5:57
    bununla 80'lerden beri oynuyorlar.
  • 5:57 - 6:00
    Teknolojisi, bildiğiniz gibi, yeni bulunmuş ulaşılabilirliği dışında
  • 6:00 - 6:04
    buradaki en heyecan verici şey değil.
  • 6:04 - 6:05
    Yani bunun yeni olmadığı hakkında oldukça dürüst.
  • 6:05 - 6:08
    Yani çoklu-dokunmatik bir bütün olarak patentlenmedi.
  • 6:08 - 6:10
    Bazı küçük detaylarında,
  • 6:10 - 6:11
    açık bir şekilde görebiliriz ki
  • 6:11 - 6:15
    patent yasaları kendi maksadıyla çelişiyor
  • 6:15 - 6:18
    yararlı sanatların ilerlemesini teşvik etmek.
  • 6:18 - 6:21
    İşte burada kilidi açmak için ilk slayt.
  • 6:21 - 6:24
    Bunun için hepsi bu kadar. Apple bunu patentledi.
  • 6:24 - 6:27
    Bu 28 sayfalık bir yazılım patenti, ama ben içeriğini
  • 6:27 - 6:31
    özetleyeceğim. Spoiler uyarısı: Telefonunu parmağınızla
  • 6:31 - 6:33
    ikonu kayırtarak kilidini açmak.
  • 6:33 - 6:36
    Ben sadece birazcık abartıyorüm. Ama bu geniş bir patent.
  • 6:36 - 6:39
    Şimdi, birisi böyle bir fikri sahiplenebilir mi?
  • 6:39 - 6:42
    80'lere geri baktığımızda, hiçbir yazılım patenti yoktu,
  • 6:42 - 6:45
    ve Xerox grafiksel kullanıcı arayüzüne öncelik etti.
  • 6:45 - 6:48
    Eğer pop-up menüleri, kaydırma çubuklarını(scrollbar),
  • 6:48 - 6:52
    dosyaya ve kağıt yaprağına benzeyen ikonlara dolu masaüstünü
  • 6:52 - 6:54
    patentlemiş olsa ne olurdu?
  • 6:54 - 6:57
    Genç ve deneyimsiz Apple, Xerox gibi çok daha olgun
  • 6:57 - 6:59
    ve büyük bir şirketin yasal suçlamasından
  • 6:59 - 7:04
    sağ çıkabilir miydi?
  • 7:04 - 7:06
    Her şeyin bir remix olduğü fikri, siz remixi yapan kişi
  • 7:06 - 7:10
    haline gelene kadar sağduyu gibi duyulabilir.
  • 7:10 - 7:12
    Örneğin...
  • 7:12 - 7:13
    SJ: Demek istediğim, Picasso'nun bir sözü vardı.
  • 7:13 - 7:17
    Derdi ki: "İyi artistler kopyalar. Harika artistler çalar."
  • 7:17 - 7:19
    Ve biz, bildiğiniz gibi,
  • 7:19 - 7:22
    her zaman harika fikirleri çalmak konusunda arsız olduk.
  • 7:22 - 7:24
    KF: Tamam, bu 96 yılındaydı. Şimdiyse 2010 yılındaki,
  • 7:24 - 7:27
    "Android'i imha edeceğim çünkü çalınmış bir ürün."
  • 7:27 - 7:28
    (Kahkahalar)
  • 7:28 - 7:32
    "Bunun için termonükleer savaşına girmeye hazırım."
  • 7:32 - 7:36
    Yani, bir başka sözle, harika artistler çalabilir, ama benden değil.
  • 7:36 - 7:38
    (Kahkahalar)
  • 7:38 - 7:41
    Davranışsal finansçılar bunu insanların kayıplardan kaçmayı kazanç elde etmeye tercih etmesi olarak adlandırır.
  • 7:41 - 7:44
    Kendimizin olduğunu hissettiğimiz şeyi korumaya karşı
  • 7:44 - 7:46
    güçlü bir eğilimimiz var.
  • 7:46 - 7:48
    Başka insanların sahip olduğunu kopyalamaya karşı
  • 7:48 - 7:50
    bir hoşnutsuzluğumuz yok, çünkü bunu durmadan yapıyoruz.
  • 7:50 - 7:53
    İşte burada baktığımız denklem.
  • 7:53 - 7:55
    Yaratıcı işlere esasında bir mülk gibi davranan yasalarımız var.
  • 7:55 - 7:58
    artı olarak büyuk oranda ödüller ya da patent ihlali durumunda
  • 7:58 - 8:00
    uzlaşma anlaşmaları, artı kendinizi mahkemede
  • 8:00 - 8:02
    korumak için yasal aidatlar,
  • 8:02 - 8:06
    artı hissedilen kayba karşı kavramsal önyargılar.
  • 8:06 - 8:08
    Ve toplam işte böyle gözüküyor.
  • 8:08 - 8:11
    Bu akılı telefonların alanındaki
  • 8:11 - 8:13
    davanın son dört yılı.
  • 8:13 - 8:19
    Bu kullanışlı sanatları yükselten bir şey mi?
  • 8:19 - 8:25
    1983. Bob Dylan 42 yaşında ve onun kültürsel alanda
  • 8:25 - 8:28
    spotunun parladığı zamanlar geçeli çok oldu.
  • 8:28 - 8:31
    "Blind Willie McTell" adında bir şarkı kaydediyor.
  • 8:31 - 8:33
    Blues şarkıcısının ardından adlandırıyor ve şarkı
  • 8:33 - 8:36
    geçmiş boyunca bir yolculuk, daha karanlık zamanlar boyunca
  • 8:36 - 8:40
    ama basit bir hali, Willie McTell gibi müzisyenlerin ne yaptıkları
  • 8:40 - 8:42
    konusunda birkaç illüzyona sahip oldukları zamanlar.
  • 8:42 - 8:44
    "Bunları başka yazarlardan alıyorum,
  • 8:44 - 8:47
    ama kendi şeklimde düzenliyorum."
  • 8:47 - 8:49
    Bence bu çoğunlukla yaptığımız şey.
  • 8:49 - 8:52
    Bizim yaratıcılığımız dışarıdan gelir, içeriden değil.
  • 8:52 - 8:55
    Kendi kendimize yaratılmış değiliz. Bir diğeri üzerine bağımlıyız
  • 8:55 - 8:58
    ve bunu kendi içimizde kabul etmek sıradanlığın
  • 8:58 - 9:01
    ve türetilmişliğın bir kucaklaşması değil,
  • 9:01 - 9:03
    Bu yanlış kavramlarızdan kurtulup, özgürleşmek
  • 9:03 - 9:06
    ve kendimizden çok fazla beklememek için ve basitçe başlamak
  • 9:06 - 9:09
    için teşvik edici bir dürtü.
  • 9:09 - 9:12
    Çok teşekkürler. Burada olmak bir onurdu.
  • 9:12 - 9:15
    Teşekkürler. (Alkış)
  • 9:15 - 9:18
    Teşekkürler. Teşekkürler. (Alkış)
  • 9:18 - 9:21
    Teşekkürler. (Alkış)
Title:
Kirby Ferguson: Remiksi benimseyin
Speaker:
Kirby Ferguson
Description:

Kirby Ferguson, "Everyting is a Remix"in(Her şey bir Remiks) yaratıcısı, hiçbir şeyin orijinal olmadığını söyüyor. Bob Dylan'dan Steve Jobs'a, en çok kutlanan yaratıcılarımızın ödünç aldığını, çaldığını ve değiştirdiğini anlatıyor.

more » « less
Video Language:
English
Team:
closed TED
Project:
TEDTalks
Duration:
09:42
Meric Aydonat approved Turkish subtitles for Embrace the remix
Meric Aydonat accepted Turkish subtitles for Embrace the remix
Meric Aydonat commented on Turkish subtitles for Embrace the remix
Meric Aydonat edited Turkish subtitles for Embrace the remix
Bengisu Pay edited Turkish subtitles for Embrace the remix
Bengisu Pay edited Turkish subtitles for Embrace the remix
Bengisu Pay edited Turkish subtitles for Embrace the remix
Bengisu Pay edited Turkish subtitles for Embrace the remix
Show all

Turkish subtitles

Revisions