Stuart Brown, "oyun eğlenceden daha fazlasıdır; hayati önem taşır" diyor.
-
0:00 - 0:03Öyleyse başlıyoruz: Oyuna genel bir bakış.
-
0:04 - 0:08New York Times 17 Şubat tarihli pazar dergisine
-
0:08 - 0:14kapak hikâyesi olarak oyun oynamayı koyduğuna göre bu ciddi bir şey olmalı.
-
0:14 - 0:17En altta şöyle diyor: "Cinsiyetten daha derin.
-
0:19 - 0:22Ciddi anlamda ama tehlikeli derecede eğlenceli.
-
0:23 - 0:27Evrimle ilgili yeni fikirlerle dolu bir kum havuzu."
-
0:28 - 0:32Hiç fena değil, ancak kapağa bir bakın, ne eksik burada?
-
0:32 - 0:34Hiç yetişkin görüyor musunuz?
-
0:35 - 0:38O zaman, 15. yüzyıla geri gidelim.
-
0:39 - 0:42Bu Avrupa'da bir avlu resmi ve
-
0:42 - 0:45burada 124 farklı oyun türü görüyoruz.
-
0:46 - 0:52Genci, yaşlısı, tek başına oynanan oyunlar, vücut oyunları, kurallı oyunlar, alay etme.
-
0:52 - 0:57İşte bu. Sanıyorum bu gördüğümüz
-
0:57 - 1:00o zamanlarda avluda vakit geçirmenin nasıl bir şey olduğunu gösteren tipik bir resim.
-
1:01 - 1:04Kültürümüzden bir şeyler yitirmiş olabiliriz diye düşünüyorum.
-
1:05 - 1:08Şimdi sizleri dikkate değer olduğunu düşündüğüm bir
-
1:08 - 1:11olaylar dizisi yolculuğuna çıkaracağım.
-
1:12 - 1:15Ekim ve Kasım aylarında, Kuzey Churchill, Manitoba'da
-
1:15 - 1:17Hudson Körfezi'nde hiç buz yok.
-
1:17 - 1:20Yaklaşık 550 kiloluk bu erkek kutup ayısı
-
1:20 - 1:24vahşi ve hayli aç.
-
1:24 - 1:27Alman bir fotoğrafçı olan Norbert Rosing burada
-
1:27 - 1:33ipe bağlı olan kurt köpeklerinin bir dizi fotoğrafını çekiyor.
-
1:34 - 1:38Tam o sırada, sol taraftan bu vahşi erkek kutup ayısı,
-
1:38 - 1:41avlanma bakışıyla sahneye giriyor.
-
1:41 - 1:46Daha önce Afrika'ya gitmiş ya da öfkeli bir köpek tarafından takip edilmiş olanlarınız
-
1:46 - 1:49bilirler; sabit bir avlanma bakış vardır,™
-
1:49 - 1:51bu bakışla karşılaştığınızda başınızın dertte olduğunu anlarsınız.
-
1:51 - 1:53Fakat bu bakışın muhatabı
-
1:53 - 1:58oyun pozisyonu almış dişi bir kurt köpeği, kuyruğunu sallıyor.
-
1:58 - 2:02Ve çok sıradışı bir şey oluyor.
-
2:02 - 2:05Sabit, katı, kalıplaşmış ve yemekle sonlanan
-
2:05 - 2:08bu hareket değişiyor.
-
2:09 - 2:11Bu kutup ayısı
-
2:11 - 2:14kurt köpeğinin başına dikiliyor.
-
2:14 - 2:18Pençelerini göstermiyor, dişlerini çıkarmıyor; bakıyor.
-
2:18 - 2:21İnanılmaz bir bale gösterisi yapmaya başlıyorlar.
-
2:25 - 2:26Bale oyunu.
-
2:26 - 2:30Bu doğanın kendisinde var: Etobur bir doğaya ve
-
2:30 - 2:33başka türlü olsa ölümle sonuçlanacak kısa bir kavgaya ağır basıyor.
-
2:34 - 2:39Boğazını kutup ayısına açan kurt köpeğine yakından,
-
2:40 - 2:43daha da yakından baktığınızda bu ikisinin başkalaşmış bir durumda olduğunu göreceksiniz.
-
2:44 - 2:47Oyun oynama durumundalar.
-
2:47 - 2:49Bu iki yaratığın mümkün olanı
-
2:50 - 2:54keşfetmelerini sağlayan ise işte bu durumdur.
-
2:54 - 2:57İkisi de oyun sinyalleri verilmemiş olsa yapmayacakları
-
2:57 - 3:00bir şeyi yapmaya başlıyorlar.
-
3:01 - 3:04Bu, her birimizin içinde olan doğal bir sürecin
-
3:04 - 3:07güç uyumsuzluğuna nasıl ağır bastığını gösteren
-
3:07 - 3:11harika bir örnek.
-
3:11 - 3:14Peki, ben bunun nasıl bir parçası oldum?
-
3:14 - 3:17John, daha önce katillerle çalışmalar yapmış olduğumdan söz etti; doğrudur.
-
3:17 - 3:20Geriye dönüp baktığında, oyun oynamanın önemiyle ilgili olarak
-
3:20 - 3:25yaptığı trajik katliam üzerinde çalıştığımız
-
3:25 - 3:27Teksas Kulesi katili gözlerimi açtı.
-
3:27 - 3:30Yapılan derin incelemeler sonucunda,
-
3:30 - 3:32bu şahsın ağır oyun yoksunluğundan mustarip olduğu bulundu.
-
3:32 - 3:34Bu şahsın adı Charles Whitman'dı.
-
3:34 - 3:37Çok sayıda ampirik bilimciden oluşan komitemiz,
-
3:37 - 3:39bu çalışmanın sonunda, oyunun yokluğunun ve gelişimsel açıdan
-
3:39 - 3:45normal kabul edilen oyunların giderek artan bir şekilde bastırılmasının
-
3:45 - 3:50bu şahsın bu trajediyi yaratmaya daha eğilimli olmasına sebep olduğunu hissetti.
-
3:50 - 3:53Bu bulgu zamana yenik düşmedi; hatta
-
3:54 - 3:58ne yazık ki yakın geçmişte Virginia Tech olaylarında da kendini gösterdi.
-
3:58 - 4:01Risk altındaki nüfuslara ilişkin diğer çalışmalar da
-
4:01 - 4:04beni oyun oynamanın önemine karşı duyarlılaştırdı,
-
4:05 - 4:07ancak bu önemin ne olduğunu tam olarak anlayamıyordum.
-
4:07 - 4:12Bunu tam olarak anlamadığımın farkına ancak
-
4:12 - 4:18yıllar boyu kişilerin oyun tarihlerini çıkardıktan sonra başlayabildim.
-
4:18 - 4:22Hiçbirimizin bunu tam olarak anlayabildiğini düşünmüyorum. Hiçbir şekilde böyle düşünmüyorum.
-
4:22 - 4:24Ancak size, hepimize kazandırabileceğimi düşündüğüm bazı bakış açıları var;
-
4:24 - 4:29bir sınıflandırma, bir düşünme biçimi.
-
4:29 - 4:34Bu görüntü, insanlar açısından, oyunun başlangıç noktası.
-
4:34 - 4:37Bu anneyle bebeğin gözleri birbirine kilitlendiğinde,
-
4:37 - 4:40eğer bebek sosyal bir gülümsemeye sahip olacak kadar büyümüşse
-
4:40 - 4:44anne bir anda bir mutluluk patlaması yaşar.
-
4:44 - 4:48Hem anne hem de bebek agulanmaya, oynaşmaya ve gülümsemeye başlarlar.
-
4:48 - 4:52Onları bir elektroensefalograma bağlayacak olsak
-
4:52 - 4:57beyinlerinin sağ yarıları birbirlerininkiyle uyum sağlar.
-
4:57 - 5:02İşte oyun sahnelerinin ilkinin böyle mutluluk verici bir şekilde ortaya çıkışı
-
5:02 - 5:06ve bunun fizyolojisi yeni hakim olmaya başladığımız bir konu.
-
5:07 - 5:11Sizlerden, biz insanlar için, daha karmaşık oyunların her parçasının işte bu temelin
-
5:11 - 5:15üzerine bir ekleme niteliğinde olduğunu düşünmenizi istiyorum.
-
5:15 - 5:19Şimdi sizlere bir tür oyuna bakış açısı göstereceğim, ancak
-
5:19 - 5:23hiçbir zaman tek bir bakış açısından söz edemeyiz.
-
5:23 - 5:26Bir vücut oyununa bakacağız.
-
5:26 - 5:32Bu, spontane bir kendini yerçekiminden kurtarma isteği.
-
5:32 - 5:34Bu gördüğünüz bir dağ keçisi.
-
5:34 - 5:36Kötü bir gün geçiriyorsanız bir de zıplamayı,
-
5:36 - 5:39dönüp durmayı deneyin. Kendinizi daha iyi hissedeceksiniz.
-
5:39 - 5:41Kendinizi bunu sırf yapmış olmak için yapan
-
5:41 - 5:44bu kişi gibi hissedebilirsiniz.
-
5:44 - 5:47Belli bir amacı yok, zaten oyun oynamanın en güzel tarafı budur.
-
5:47 - 5:50Bir şeyin amacı, o şeyi yapmaktan daha önemliyse
-
5:50 - 5:53o zaman o şey muhtemelen bir oyun değildir.
-
5:53 - 5:57Bir de bundan tamamen farklı bir oyun türü var, bir nesne oyunu.
-
5:57 - 6:00Bu gördüğünüz Japon makağı bir kar topu yapmış,
-
6:00 - 6:03şimdi o kar topunu tepeden aşağı yuvarlayacak.
-
6:03 - 6:07Kar topunu birbirlerine atmıyorlar; ama zaten oyuncu olmanın temel unsurlarından biri budur.
-
6:07 - 6:11Nesnelerle oynayan insan eli
-
6:11 - 6:14beyin arayışında olan bir eldir.
-
6:14 - 6:16Beyin kendine bir el aramaktadır ve
-
6:16 - 6:21oyun, bu ikisini mümkün olan en iyi şekilde birbirine bağlayan araçtır.
-
6:21 - 6:27Bu sabah öğrendik ki harika bir yer olan JPL
-
6:27 - 6:30iki danışman işe almış.
-
6:30 - 6:33Frank Wilson ve Nate Johnson.
-
6:33 - 6:37Frank Wilson bir nörolog, Nate Johnson ise mekanik teknisyeni.
-
6:37 - 6:40Long Beach'te bir lisede mekanik öğretmenliği yapmış ve
-
6:40 - 6:45öğrencilerinin artık problemleri çözemez hâle geldiğini fark etmiş.
-
6:46 - 6:49Sonra da bunun nedenini bulmaya çalışmış. Kendi başına vardığı sonuçsa
-
6:49 - 6:53araba tamir etmek gibi sorunları çözemez hâle gelen öğrencilerin
-
6:53 - 6:55ellerini kullanarak çalışmamış olduklarıymış.
-
6:55 - 6:58Frank Wilson "The Hand (El)" adlı bir kitap yazmış.
-
6:58 - 7:01Bu iki kişi bir araya geldi; JPL onları işe aldı.
-
7:01 - 7:04Şimdi JPL, NASA ve Boeing'in araştırma ve geliştirme
-
7:04 - 7:07sorunları çözme elemanlarını işe almadan önce baktığı bir şey var.
-
7:07 - 7:11Harvard'dan veya Cal Tech'ten en yüksek onur derecesiyle mezun olmuş kişilerin bile
-
7:11 - 7:14araba tamir etmemişlerse, daha önceden ellerini kullanarak bir şeyler yapmamışlarsa
-
7:14 - 7:17veya ellerini kullanarak oyun oynamamışlarsa sorun çözmede de başarılı olamayacaklarını düşünüyorlar.
-
7:17 - 7:20Öyleyse oyun hem kullanışlı hem de çok önemli.
-
7:21 - 7:27Oyunla ilgili diğer bir şeyse merak ve keşiften doğması. (Kahkahalar)
-
7:27 - 7:30Ama bu keşfin kazasız belasız gerçekleştirilmesi gerekir.
-
7:30 - 7:33Burada kabul edilebilir bir durum var; anatomiye ilgi duyan bir oğlan çocuğu
-
7:33 - 7:37ve onun annesini görüyoruz burada. Böyle olmasa durum fena olurdu.
-
7:37 - 7:40Merak ve keşif oyun sahnesidir bir parçasıdır.
-
7:40 - 7:43Aidiyet duyabilmek için toplumsal oyunlara ihtiyacımız var.
-
7:43 - 7:46Toplumsal oyunlarsa bugün burada sözünü ettiğimiz şeyin bir parçası olduğu kadar
-
7:46 - 7:49oyun sahnesinin de bir yan ürünüdür.
-
7:50 - 7:52Boğuşma oyunu.
-
7:52 - 7:55Bu dişi aslanlara uzaktan bakıldığında kavga ediyorlarmış gibi görünüyor.
-
7:55 - 7:58Ancak daha yakından baktığınızda deminki kutup ayısıyla kurt köpeğini andırıyor gibiler.
-
7:58 - 8:02Pençe yok, tüyler havaya dikilmemiş, bakışlar yumuşak,
-
8:02 - 8:05ağız açık ama dişler gösterilmemiş, baleyi andırı hareketler,
-
8:05 - 8:08eğrisel hareketler: her biri oyun oynamaya özgü.
-
8:08 - 8:12Boğuşma oyunu her birimiz için çok iyi bir öğrenme aracıdır.
-
8:12 - 8:16Okul öncesi çağdaki çocukların örneğin, dalmalarına, vurmalarına, ıslık çalmalarına,
-
8:16 - 8:23çığlık atmalarına, kaotik davranmalarına ve bu sayede boğuşma oyununun bir parçası olarak ortaya çıkan
-
8:23 - 8:28çok sayıda duygusal düzenleme ve bilişsel, duygusal veya fiziksel başka toplumsal
-
8:28 - 8:30yan ürünler geliştirmelerine izin verilmelidir.
-
8:31 - 8:35İzleyicili oyunlar, ayinsel oyunlar; biz de bunların bir kısmına katılıyoruz.
-
8:35 - 8:39Aranızda Bostonlu olanlar bilirler; bu gördüğümüz, pek nadiren yaşansa da
-
8:39 - 8:43Red Sox'un Dünya Ligi'ni kazandığı andır.
-
8:43 - 8:46Bu flu resimdeki kişilerin yüzlerine ve vücut dillerine baktığınızda
-
8:46 - 8:49hepsinin oyun oynamakta oldukları hissine kapılabilirsiniz.
-
8:50 - 8:51Hayal ürünü oyunlar.
-
8:51 - 8:56Bu resmi hem şimdi neredeyse 40 yaşına gelmiş olan kızımın resmi olduğu için
-
8:56 - 9:00hem de bana onun hikaye anlatıcılığını, hayal gücünü ve daha o yaşında, okul öncesi çağda,
-
9:00 - 9:05neler uydurabildiğini hatırlattığı için seviyorum.
-
9:05 - 9:08Oyuncu olabilmenin gerçekten de çok önemli bir bölümü
-
9:08 - 9:11tek başına oynanan hayal ürünü oyunlardır.
-
9:11 - 9:15Bunu da seviyorum çünkü bu da konumuzla ilgili.
-
9:15 - 9:19Hepimizin kendi içsel öyküsünü oluşturan bir iç hikayesi var.
-
9:19 - 9:24Beyinlerimizin çoğunun anlaşılabilirlik birimi bu hikayedir.
-
9:24 - 9:27Bugün sizlere oyun hakkında bir hikaye anlatıyorum.
-
9:27 - 9:32Burada gördüğünüz bu kung kabilesi mensubu sanıyorum gösterdiği kadar uzun bir balığın nasıl da kaçtığını anlatıyor; ama
-
9:32 - 9:36bu oyun sahnesinin temel bir parçası.
-
9:36 - 9:39O zaman, oyun beyne ne yapıyor?
-
9:39 - 9:42Çok fazla şey yapıyor.
-
9:42 - 9:46İnsan beynine ne yaptığı konusunda çok fazla bilgimiz yok çünkü
-
9:46 - 9:53oyun hakkında yapılan araştırmalara çokça para ayrıldığı söylenemez.
-
9:53 - 9:55Carnegie'ye gittim, hibe istedim.
-
9:55 - 9:58Akademisyen olduğum dönemde, ağır alkollü araç kullanma suçu işleyenler
-
9:58 - 10:03hakkındaki bir araştırma için bana yüksek meblağlı bir hibe vermişlerdi, ben de geçmişteki performansımın iyi olduğunu düşünüyordum.
-
10:03 - 10:08Yarım saat boyunca oyun konusundan söz ettikten sonra açıkça gördüm ki
-
10:08 - 10:12oyununun ciddi bir konu olduğunu görüşünde değillerdi.
-
10:12 - 10:16Bu anlattığımın üzerinden birkaç yıl geçti; sanıyorum bu tavır atlatıldı ve
-
10:16 - 10:18oyun dalgası giderek yükseliyor çünkü
-
10:18 - 10:20şimdi bu konuda bilimsel oldukça
-
10:20 - 10:23fazla bilimsel çalışma var. Beyni oyun kadar harekete geçiren başka bir şey yok.
-
10:23 - 10:26Üç boyutlu oyunlar beyinciği ateşler,
-
10:26 - 10:29beyni yöneten ön loba çok sayıda uyarı gönderir,
-
10:29 - 10:33bağlamsal hafızanın gelişmesine yardımcı olur,
-
10:33 - 10:35ve daha niceleri...
-
10:35 - 10:41Dolayısıyla, oyunla ilişkilendirilen nörobilim konusunda çalışma yapmak
-
10:41 - 10:46ve kendi disiplinlerinde konuyu bu şekilde ele almamış olan kişileri bir araya
-
10:46 - 10:51getirmek benim için oldukça verimli bir akademik macera oldu.
-
10:51 - 10:54İşte, Ulusal Oyun Enstitüsü'nün bir parçasını oluşturan da budur.
-
10:54 - 10:56Burada gördüğümüz, oyun konusunda çalışma yaparken kullanılabilecek yollardan biridir:
-
10:56 - 11:00256 kablolu bir elektroansefalogramla çalışmak.
-
11:00 - 11:05Daha oyuncu görünmeyen bir deneğim olmadığı için sizlerden özür dilerim.
-
11:05 - 11:07Bu şekilde, asıl oyun çalışmasını sınırlandıran mobilite eksikliği giderilmiş oluyor.¥
-
11:07 - 11:11Bunun yanı sıra, şu anda sürmekte olan ve tamamlamayı umduğumuz bir
-
11:11 - 11:14anne-çocuk oyunu senaryosu var.
-
11:14 - 11:17Bunu göstermemin sebebi
-
11:17 - 11:21oyunun ne yaptığını somutlaştırmaya ilişkin düşüncelerimi bir sıraya koymak.
-
11:21 - 11:25Hayvanlar dünyası bunu somutlaştırmış.
-
11:25 - 11:28Hayvanlar dünyasında, yavru oldukları dönemde
-
11:28 - 11:34oyun oynamaya programlanmış sıçanları ele alalım.
-
11:34 - 11:37Oyunu baskılıyorsunuz. Ciyaklıyorlar, güreşiyorlar, birbirlerini sıkıştırıp yere yatırıyorlar;
-
11:37 - 11:40bunların hepsi oyunlarının birer parçası.
-
11:40 - 11:45Bir deney grubunda bu davranışı durdurup
-
11:45 - 11:48diğer deney grubunda bu davranışa izin verdikten sonra
-
11:48 - 11:50bu sıçanlara kedi kokusuyla doldurulmuş
-
11:50 - 11:53bir tasma verdiğinizde,
-
11:53 - 11:56sıçanlar kaçıp saklanmaya programlanmıştır.
-
11:56 - 11:59Akıllıca; kedi onları öldürsün istemezler.
-
11:59 - 12:01Peki bu durumda ne oluyor?
-
12:01 - 12:03İki grup da saklanıyor.
-
12:04 - 12:07Oyun oynatılmayanlar bir daha saklandıkları yerden çıkmıyorlar,
-
12:07 - 12:08ölüyorlar.
-
12:08 - 12:12Oyuncularsa ortamı yavaş yavaş kontrol ediyorlar ve
-
12:12 - 12:15denemeler yapmaya başlıyorlar.
-
12:15 - 12:18Bu bana, en azından sıçanlarla ilgili olarak,
-
12:18 - 12:21ki onların da bizimkilerle aynı nörotransmitterlere
-
12:21 - 12:23ve benzer bir kortikal yapıya sahip olduklarını sanıyorum,
-
12:23 - 12:26oyun oynamanın hayatta kalmamız için çok önemli olabileceğini gösteriyor.
-
12:26 - 12:30Ve daha niceleri. Hayvanlar üzerinde yapılmış, size anlatabileceğim daha pek çok araştırma var.
-
12:31 - 12:35Burada oyundan yoksun bırakılmanın sonucunu görüyoruz. (Kahkahalar)
-
12:35 - 12:37Bunu yapmak uzun zamanımı aldı.
-
12:37 - 12:42Homer'i kıstırıp FMRI, SPECT ve çoklu EEG çekmem gerekti; ama
-
12:42 - 12:46tembel tenekenin teki olduğu için beyni çekmişti.
-
12:46 - 12:49Şunu da biliyoruz ki evcil hayvanlar
-
12:49 - 12:51ve diğer hayvanlar oyundan yoksun bırakıldıklarında,
-
12:51 - 12:55sıçanlarda da durum böyledir, beyinleri normal gelişmiyor.
-
12:56 - 13:01Doğal programlanmaya göre oyun oynamanın tersi çalışmak değil,
-
13:01 - 13:03depresyon.
-
13:03 - 13:07Ve eğer oyun oynanmayan bir hayat hayal edecek olursanız;
-
13:07 - 13:10mizahsız, flörtsüz, filmsiz,
-
13:10 - 13:15oyunsuz, fantezisiz, vesaire, vesaire.
-
13:15 - 13:19İster yetişkinler isterse gençler için oyunsuz
-
13:20 - 13:22bir kültür veya hayat düşünmeye çalşın.
-
13:22 - 13:25Bizim türümüze bu kadar özgü olan şey şudur:
-
13:25 - 13:29biz gerçekten de hayatımız boyunca oyun oynamak üzere tasarlanmışız.
-
13:30 - 13:33Ve hepimizde oyun sinyalleri verme kapasitesi var.
-
13:33 - 13:38Birkaç hafta önce Carmel'de bir plajda çektiğim bu fotoğraftaki köpeği hiç kimse gözden kaçırmaz.
-
13:38 - 13:41Bu davranışı oyun
-
13:41 - 13:42izleyecek.
-
13:42 - 13:43Ve bunun böyle olacağına güvenebilirsiniz.
-
13:43 - 13:47İnsanın duyduğu güvenin temelini oyun sinyalleri oluşturur.
-
13:47 - 13:52Yetişkinler olarak hem kültürel açıdan hem de diğer açılardan bu sinyalleri kaybetmeye başlıyoruz.
-
13:52 - 13:54Çok yazık.
-
13:54 - 13:57Bence daha öğrenmemiz gereken çok şey var.
-
13:57 - 14:01Burada, Jane Goodall'ı ve en sevdiği şempanzelerinden birini oyuncu yüzleriyle görüyoruz.
-
14:01 - 14:04Demek ki oyunun sinyal sisteminin bir kısmı
-
14:04 - 14:08ses, yüz, vücut ve jestlerle ilgili.
-
14:08 - 14:13Bunları görebilirsiniz zaten. Topluca oyun oynamaya başlarken
-
14:13 - 14:17grupların kendi oyun sinyallerini paylaşarak
-
14:17 - 14:20bir kendini güvende hissi edinmelerinin gerçekten çok önemli olduğunu düşünüyorum.
-
14:21 - 14:23Bu kelimeyi bilmiyor olabilirsiniz; ama
-
14:23 - 14:28biyolojik adınız ve soyadınız olmalı bu kelime
-
14:28 - 14:32çünkü neoteni, genç dönem özelliklerinin yetişkinlikte terk edilmemesi anlamına gelir.
-
14:32 - 14:35Fiziksel antropologlara göre ve çok sayıda çalışmanın gösterdiği üzere
-
14:35 - 14:38bizler, en neoten, en gençlik dolu,
-
14:38 - 14:43en esnek ve en yoğrulabilir varlıklar biz insanlarız.
-
14:43 - 14:46Bu nedenle en oyuncu varlıklar da biziz.
-
14:46 - 14:49Bu da uyum sağlama özelliği açısından bizi diğer varlıklara göre daha avantajlı kılıyor.
-
14:50 - 14:53Burada oyun oynamaya bakışla ilgili olarak vurgulamak
-
14:53 - 14:56istediğim bir yol daha var:
-
14:56 - 14:59Oyun geçmişi.
-
14:59 - 15:02Kişisel oyun geçmişiniz size özeldir, benzersizdir ve
-
15:02 - 15:06genellikle oturup üzerine kafa yorduğumuz bir şey değildir.
-
15:06 - 15:09Bu kitabın yazarı, dört dörtlük bir
-
15:09 - 15:11oyuncu olan Kevin Carroll.
-
15:11 - 15:16Kevin Carroll'un geçmişi uç noktada yoksunluk koşullarıyla dolu:
-
15:16 - 15:20Alkolik bir anne, baba ortalarda yok, Philadelpia'nın yoksul mahallerinde yaşıyorlar;
-
15:20 - 15:23siyahi, küçük erkek kardeşine bakması gerekiyor...
-
15:23 - 15:26Hapsedildiği pencereden
-
15:26 - 15:29dışarıdaki oyun parkına baktığında
-
15:29 - 15:31değişik bir şeyler hissettiğini fark ediyor.
-
15:31 - 15:34Sonra da bunun peşinden gidiyor.
-
15:34 - 15:37Bundan sonra hayatı, yoksunluktan ve potansiyel olarak
-
15:37 - 15:42hapis veya ölümle sonlanması beklenen hayatı, bir dönüşüm geçiriyor.
-
15:42 - 15:47Bir dilbilimci oluyor, daha sonra da ve 76ers takımının antrenörlüğünü yapıyor. Bugünse bir motivasyon konuşmacısı.
-
15:48 - 15:53Hayatının bütününde dönüştürücü güç olarak
-
15:53 - 15:56oyunu gösteriyor.
-
15:56 - 16:01Halen devam etmekte olduğunu sandığım bir oyun geçmişi daha var.
-
16:03 - 16:06Aramızda Al Gore'un ilk dönemini
-
16:06 - 16:11ve daha sonra her ne kadar başarılı olsa da
-
16:11 - 16:14kazanamadığı başkanlık yarışını anımsayanlar
-
16:14 - 16:19Al Gore'u katı ve tam anlamıyla kendi istediklerini yapabilen biri olarak hatırlıyor olabilirler.
-
16:19 - 16:21En azından halkın önünde.
-
16:21 - 16:25Basında sık sık yer alan geçmişine bakacak olursanız,
-
16:25 - 16:31en azından bir psikiyatrist benim görüşüme göre,
-
16:31 - 16:35Al Gore'un hayatının büyük bir kısmı programlanmıştı.
-
16:36 - 16:41Yaz aylarında Tennessee'nin o sıcaklarında çok ama çok çalışıyordu.
-
16:42 - 16:48Senatör babasının ve Washington, D.C.'nin ondan beklentileri vardı.
-
16:48 - 16:51İnsanların oyun oynama kapasiteleri hakkında iyi kötü bir şeyler bilen biri olarak
-
16:51 - 16:53söylüyorum, her ne kadar benim gözümde kesinlikle oyun
-
16:53 - 16:57kapasitesi olan biri olsa da o zamanlar kendi tutkularına
-
16:57 - 17:01ve kendi içsel dürtülerine bogün olduğu kadar kulak vermesi
-
17:01 - 17:04olanaklı değildi.
-
17:04 - 17:09Bu ikisinin her birimizin oyun geçmişinde temelleri olduğunu düşünüyorum.
-
17:09 - 17:12Bireyler olarak sizleri
-
17:12 - 17:16hafızanızdaki en net, en neşeli, en oyuncu imgeyi
-
17:16 - 17:21bulana kadar geri gitmeye teşvik ediyorum.
-
17:21 - 17:24Bu bir oyuncak, bir doğum günü veya bir tatil olabilir.
-
17:24 - 17:27Bunun size verdiği duygudan yola çıkarak
-
17:27 - 17:30şimdiki hayatınıza bağlanma biçimine doğru yol alın.
-
17:30 - 17:33Göreceksiniz ki işinizi değiştirmeniz söz konusu olabilir;
-
17:33 - 17:36bunu yaptırdığım kişilerden bazıları oyunlarını
-
17:36 - 17:39kullanarak güçlenebilmek için bunu yaptı.
-
17:39 - 17:43Veya önceliğini artırarak ya da
-
17:43 - 17:45dikkatinizi ona vererek hayatınızı zenginleştirebileceksiniz.
-
17:45 - 17:48Çoğumuz bir grubun içinde çalışıyoruz; bunu buraya koymamın sebebi,
-
17:48 - 17:51David Kelley'nin ve daha birçok kişinin
-
17:51 - 17:54hayalperestliği sayesinde kurulabilmiş olan
-
17:54 - 17:57D okulu, yani, Stanford tasarım okulu,
-
17:57 - 17:59bizim bir araya gelerek bir grup oluşturmamıza
-
17:59 - 18:03ve "Oyundan Yenilikçiliğe" adlı bir ders oluşturmamıza olanak tanıdı.
-
18:03 - 18:06Göreceksiniz, bu ders, insanın, biraz kutup ayısı -kurt köpeğinin
-
18:06 - 18:10durumunu andıran oyun durumunu
-
18:10 - 18:12ve bunun yaratıcı düşünce açısından önemini incelemektedir.
-
18:12 - 18:15Oyun davranışının, bunun gelişiminin ve biyolojik temelini araştırmak.
-
18:15 - 18:18Bu ilkeleri, tasarım düşüncesi aracılığıyla uygulamaya koymak,
-
18:18 - 18:20kurumsal dünyada yenilenmeyi teşvik etmek.
-
18:20 - 18:23Öğrenciler burada gerçek hayattan ortaklarla birlikte
-
18:23 - 18:26geniş uygulama alanı bulan tasarım projeleri üzerinde çalışacaklar.
-
18:26 - 18:28Bu bizim bu alanda ilk yolculuğumuz.
-
18:28 - 18:32Başlayalı iki buçuk, üç ay oldu ve gerçekten çok eğlenceli gidiyor.
-
18:32 - 18:35Bu Labrador bizim yıldız öğrencimiz;
-
18:35 - 18:39bize oyun durumu hakkında çok şey öğretti.
-
18:39 - 18:43Kendisi oldukça yaşlı, güçten düşmüş ve ipleri elinde tutan bir profesör.
-
18:43 - 18:48Ve Brendan Boyle, Rich Crandall. Sağda, uzakta gördüğünüz ise
-
18:48 - 18:53George Smoot'la birlikte nörobilim alanında Nobel Ödülü'ne oynayacağını
-
18:53 - 18:54düşündüğüm Stuart Thompson.
-
18:54 - 18:56IDEO'dan Brendan ve biz
-
18:56 - 19:00bir kenarda oturmuş, oyun ilkelerini sınıfta uygulamaya koymakta
-
19:00 - 19:04olan bu öğrencileri izliyoruz.
-
19:06 - 19:10Projelerinden biri,
-
19:10 - 19:13toplantıları sıkıcı hâle getirenin ne olduğunu belirledikten sonra
-
19:13 - 19:16buna bir çare bulmaktı.
-
19:16 - 19:20Şimdi öğrencilerin yaptığı,
-
19:20 - 19:23tam da bununla ilgili bir film izleyeceğiz.
-
19:23 - 19:27Anlatıcı: Akış, kişinin kendini tamamen yaptığı şeye
-
19:27 - 19:30kaptırdığında ortaya çıkan zihinsel durumdur.
-
19:30 - 19:33Belirleyici özellikleri; kuvvetli odaklanma, ilgiyi tamamen yapılan işe verme ve
-
19:33 - 19:36yapılan şey süresince başarılı olmakdır.
-
19:40 - 19:43Toplantılar hakkında kazandığımız çok önemli bir içgörü,
-
19:43 - 19:46art arda yapıldıklarında
-
19:46 - 19:48günü aksattıklarıdır.
-
19:48 - 19:51Toplantı katılımcıları, masalarında yarım bıraktıkları işe
-
19:51 - 19:53ne zaman devam edebileceklerini bilmemektedirler.
-
19:53 - 19:56Ama bunun bu şekilde olması gerekmiyor.
-
19:56 - 20:49(Müzik)
-
20:49 - 20:52D. Okulu adı verilen bu yerdeki
-
20:52 - 20:54bazı bilge ve kürklü diye bilinen keşişler
-
20:54 - 20:58bittiğinde gerçekten de çıkabileceğiniz bir toplantı tasarladılar.
-
20:59 - 21:03Toplantıyı üzerinizden çıkarın; ona geri dönebileceğinizi bilin, içiniz rahat olsun.
-
21:04 - 21:06Çünkü yine toplantıya ihtiyaç duyduğunuzda
-
21:06 - 21:10onu dolabınızda asılı bulacaksınız.
-
21:12 - 21:14Giyilebilir Toplantı
-
21:14 - 21:18Çünkü onu üzerinize giydiğinizde, eğlenceli, verimli ve işe yarar bir
-
21:18 - 21:21toplantı yapabilmek için ihtiyacınız her şeye bir anda kavuşuyorsunuz.
-
21:21 - 21:24Ama onu üzerinizden çıkardığınızda...
-
21:24 - 21:26İşte asıl o zaman harekete geçiliyor.
-
21:26 - 21:32(Müzik)
-
21:32 - 21:35(Kahkahalar) (Alkış)
-
21:35 - 21:38Stuart Brown: Dolayısıyla, hepinizi
-
21:41 - 21:43oyuna
-
21:43 - 21:46ayrıca vakit ayırmanızı gerektirecek
-
21:46 - 21:49bir iş-oyun diferansiyeliyle değil, hayatınızın
-
21:49 - 21:52her dakikasını, her saatini
-
21:52 - 21:56vücut oyunları,
-
21:56 - 21:58nesne oyunları,
-
21:58 - 22:00toplumsal oyunlar, fantezi oyunları, dönüştürücü oyun türleriyle
-
22:00 - 22:05doldurabileceğiniz bir şeyle uğraşmaya davet ediyorum.
-
22:05 - 22:09Sanıyorum, bu şekilde daha iyi ve daha güçlü olduğunuz bir hayatınız olacak.
-
22:09 - 22:11Teşekkür ederim.
-
22:11 - 22:18(Alkış)
-
22:18 - 22:21John Hockenberry: Dediklerinizi şöyle anladım:
-
22:21 - 22:25kendi pop-psikolojik anlayışım çerçevesinde böyle şeyler duyduğum için
-
22:25 - 22:27bunu söylüyorum, insanlar yaptığınız işe bakıp
-
22:27 - 22:32hayvanların ve insanların
-
22:32 - 22:34oyunu ele alma biçimlerinin
-
22:34 - 22:37yetişkin hayatı faaliyetlerine yönelik
-
22:37 - 22:40bir prova olduğunu düşünme eğiliminde olabilirler.
-
22:40 - 22:43Sizin yaptığınız çalışma bunun ciddi anlamda yanlış olduğu izlenimini veriyor.
-
22:43 - 22:46SB: Evet, bunun isabetli bir ifade olduğunu düşünmüyorum,
-
22:46 - 22:49hayvanlar bize bunun doğru olmadığını öğretti bence.
-
22:49 - 22:53Bir kedinin oyun oynamasını engellerseniz,
-
22:53 - 22:57ki bunu yapabilirsiniz, hepimiz kedilerin nasıl koşturup oynadıklarını biliriz,
-
22:57 - 23:02oyun oynamamış olsalar olacakları kadar avcı olurlar.
-
23:02 - 23:04King Kong,
-
23:04 - 23:07rallici veya itfaiyeci
-
23:07 - 23:10taklidi yapan bir çocuk gördüğünüzde
-
23:10 - 23:13bilirsiniz ki bu çocuklar her zaman rallici veya itfaiyeci olmuyorlar.
-
23:14 - 23:19O yüzden de geleceğe hazırlıkla
-
23:19 - 23:22(ki bu çoğu kişinin oyunu böyle görerek rahat etmektedir)
-
23:22 - 23:26onu ayru bir biyolojik varlık olarak görmek arasında bir bağlantısızlık var.
-
23:26 - 23:31Dört, beş yıl boyunca hayvanları kovalamak
-
23:31 - 23:36klinisyenlikten gelen bakış açımın bugünkü hâline dönüşmesinde işte bu noktada çok önemli bir rol oynadı.
-
23:36 - 23:40Bugünkü anki bakış açımla kast ettiğim, oyunun, tıpkı uyku ve rüyalar gibi
-
23:40 - 23:43biyolojik bir yerinin olması.
-
23:43 - 23:48Uykuya ve rüyalara biyolojik açıdan bakacak olursanız,
-
23:48 - 23:50hayvanlar uyur ve rüya görürler;
-
23:50 - 23:53prova yaparlar, hafızaya yardımcı olan başka şeyler yaparlar
-
23:53 - 23:56ve bunlar uykunun ve rüyaların çok önemli birer parçasıdır.
-
23:56 - 23:59Memelilerin ve böylesine yüksek sayıda nöronu olan varlıkların
-
23:59 - 24:03evrimindeki bir sonraki adım
-
24:03 - 24:06oyun olacaktır.
-
24:06 - 24:09Bir kutup ayısıyla bir kurt köpeğinin, bir saksağanla bir ayının
-
24:09 - 24:15ya da sizlerin ve benim ve köpeklerimizin bu geçişi gerçekleştirip bu deneyimi yaşayabiliyor olması
-
24:15 - 24:18oyunu ayrı bir yere koymaktadır.
-
24:18 - 24:22Ve bu, öğrenme ve beynin işlenmesi açısından çok büyük öneme sahiptir.
-
24:22 - 24:25Öyleyse, bu yalnız boş vakitlerinizde yaptığınız bir şey değildir.
-
24:25 - 24:28JH: Bilim araştırmaları toplumunun bir parçası olduğunuzu ve diğer herkes gibi
-
24:28 - 24:33sizin de hibe ve teklifler alarak varlığınızı gerekçelendirmeniz gerektiğini biliyorum;
-
24:33 - 24:35ve oluşturduğunuz verilerin bir kısmı, oluşturduğunuzu anlattığınız
-
24:35 - 24:41iyi bilimin bir kısmı ele alması güç konular.
-
24:41 - 24:45Medyanın işinizi veya bilim topluluğunun yaptığınız işin
-
24:45 - 24:51sonuçlarını biraz o Mozart benzetmesini andıracak şekilde
-
24:51 - 24:54"MRIlar göstermiştir ki oyun zekanızı geliştirir. Öyleyse
-
24:54 - 24:57Hadi o zaman, bu çocukları toplayayıp kafeslere dolduralım,
-
24:57 - 25:00aylarca ara vermeksizin oynasınlar. Hepsi birer dahi olurlar, Harvard'a giderler."
-
25:00 - 25:02şeklinde yorumlamalarını
-
25:02 - 25:06nasıl engelliyorsunuz?
-
25:06 - 25:09İnsanların geliştirdiğiniz
-
25:09 - 25:11verilerle ilgili olarak böyle şeyler yapmalarını nasıl engelliyorsunuz?
-
25:11 - 25:14SB: Bunu yapmanın bildiğim tek yolu,
-
25:14 - 25:17benimkiler gibi danışmanları bir araya getirmiş olmak:
-
25:17 - 25:19doğaçlama oyunlarla, şaklabanlıkla veya artık her neyse onu kullanarak
-
25:19 - 25:23bir oyun durumu oluşturabilecek,
-
25:23 - 25:25oyunları uygulamaya koyan kişileri.
-
25:25 - 25:27Bunun amacı insanların oyunun var olduğunu bilmelerini sağlamak.
-
25:27 - 25:31Sonra bir fMRI uzmanı bulacaksanız, Frank Wilson'ınız olacak
-
25:31 - 25:36sonra, nöroendokrinoloji de dâhil olmak üzere başka ampirik bilim dallarıyla uğraşan bilimciler bulacaksınız.
-
25:36 - 25:42Bu kişilerin hepsini oyun konusuna odaklanmış bir grup hâline getireceksiniz.
-
25:42 - 25:46Böyle yapınca bu işi ciddiye almamak epey zor oluyor.
-
25:46 - 25:49Ne yazık ki Ulusal Bilim Vakfı'nda, Ulusal Akıl Sağlığı Enstitüsü'nde
-
25:49 - 25:52ya da başka yerlerde bu işe yeterince bu şekilde, yani ciddi,
-
25:52 - 25:55yaklaşılmadı.
-
25:55 - 26:01Oyunla ilgili kanser veya kalp rahatsızlığıyla
-
26:01 - 26:03ilgili duyduklarımız gibi şeyler duymuyoruz.
-
26:03 - 26:08Öyle olsa da, ben uzun vadede hayatta kalabilme açısından oyunu
-
26:08 - 26:12en az halk sağlığı hakkında bilgi edinmek kadar temel bir noktaya yerleştiriyoum.
-
26:12 - 26:14JH: Size çok teşekkür ederiz Stuart Brown.
-
26:14 - 26:16(Alkış)
- Title:
- Stuart Brown, "oyun eğlenceden daha fazlasıdır; hayati önem taşır" diyor.
- Speaker:
- Stuart Brown
- Description:
-
Oyuna dair öncü bir araştırma: Stuart Brown mizahın, oyunların, itiş-kakışın, flörtün ve fantezinin eğlencenin ötesinde şeyler olduğunu söylüyor. Çocuklukta bol bol oyun oynamak bizi mutlu ve zeki bir yetişkin yapar; bunu devam ettirmekse her ne yaşta olursak olalım bizi eskisinden de zeki kılabilir.
- Video Language:
- English
- Team:
- closed TED
- Project:
- TEDTalks
- Duration:
- 26:26